M. Göker Sarp
Akıllı Üretim Çağında Teknoloji Yatırımları - I
Yapay zekâ ve robotik çözümlerine yönelik yatırımların önümüzdeki 2-3 yıl içinde hızlanarak artmasını bekliyoruz.
Bu sistemlerin amacı, kendilerinden beklendiği üzere sadece rutin işleri ortadan kaldırmak ve maliyetleri düşürmek değil, aynı zamanda müşteriler için de değer yaratmak olacak.
Modern üretim akışlarına entegre edilmiş akıllı ürünler, veri depolayabilir ve iletişim kurabilir durumdalar.
Günümüzde sadece üretim sistemleri değil ürünler de akıllı olmaya başladı.
İlk zamanlarda ürünlerin kendilerini RFID ile tanımlayabilmelerini sağlayan yaklaşımlar gündemdeyken, ürünlerin bilgi sağlama yetenekleri zamanla gelişim gösterdi.
Bugün akıllı ürünler yalnızca kimliklerini saklamakla kalmıyor, aynı zamanda durumları ile yaşam döngüsü geçmişlerini sağlayabiliyorlar ve makine öğrenmesi yoluyla da yaklaşan bakım işlemlerini tahmin edebiliyorlar.
Ülkemizin rekabet gücünü artırabilmesi için üretimde teknolojik yatırımlar yapması artık şart.
Ülkemizde başta otomotiv, beyaz eşya ve savunma sanayi olmak üzere birçok sektörde katma değerli üretimler çok başarılı bir şekilde gerçekleşiyor. Bunun doğru teknolojik yatırımlarla çoğalması gerekiyor. Özellikle kalite ve maliyetin önemli olduğu üretimlerde robotların kullanılmasının faydası yadsınamayacak kadar büyük.
Türkiye, robot teknolojilerinin kullanımında dünyanın epey gerisinde bulunuyor. Bu şekilde geride kalmamızın nedenleri olarak teknolojiden çekiniyor olmamız ve bu yatırımı etkin bir şekilde kullanabilecek nitelikteki eleman sıkıntısının yaşanıyor olması söylenebilir. Son 6-7 aydır özellikle otomotiv sektöründe üretim yapan firmalar 2020 ile 2030 yılları arasında fabrikalarını tamamen dijital akıllı fabrikaya dönüştürecek proje takvimlerini duyurmaya başladılar. Bunlar ülkemiz açısından oldukça sevindirici haberler.
Robotik otomasyon sistemlerini tercih eden çoğu firmaya karşı güvenin arttığı da aşikardır.
Firmalarda robot teknolojileri yatırımı için mevcut iş süreçlerini inceleyip analiz ederek; mevcut teknik altyapıyla olan uyumluluğunun tespiti, proje kaynakları, uygulama maliyetleri ve toplam sahip olma maliyetini belirlenmesi oldukça fayda sağlayacaktır.
Eğer firmaların önceden teknoloji uygulaması projesi tecrübesi yoksa satın alma süreci içinde veya öncesinde işitilen şeyleri doğrulamak için bağımsız makaleleri okuyup ve tavsiyeleri de dinlemeleri gerekiyor.
Eğer çalışanlar da, dünyadaki birçok şirketin kullanmaya başladığı ve hatta zorunlu olduğu bu teknoloji ile yeni bir çalışma düzeni oluşacağının ve hatta piyasada rekabet edebilmek için bu teknolojilerin gerekli olduğuna inanırlarsa, teknoloji değişim projeleri daha da başarılı olacaktır.
Kurumsal Dönüşüm Platformu nda yer alan dijital dönüşüm çalışma grubumuz vasıtasıyla ve diğer STK lar ile birlikte dijital dönüşüm için farkındalık etkinlikleri düzenlemeye devam ediyoruz. Bu etkinliklerde Endüstri 4.0 ekibi kurmuş, dijital dönüşüm stratejisini geliştirmiş ve küçük uygulamaları da hayata geçirmiş firmalara yer verdiğimiz gibi, bu konudaki motivasyonun artırılmasına ve ilk adımların atılmasına destek ve cesaret verecek vizyondaki firmalardan konuşmacılara da yer veriyoruz.
Ek olarak dijital dönüşüm yolculuğuna çıkmaya niyetlenen firmaların mevcut durumlarını yerinde inceleyip dijital dönüşümdeki seviyelerini belirleyerek, dijital dönüşüm yol haritalarını düzenlenmelerine de destek olmaya başladık.