Nilgün Yalım Eren
Niyet Etmenin Gücü (4.Bölüm)
(Yaşamınızı kendi tarzınızla şekillendirmeyi öğrenmek)
Dr. Wayne W. Dyer (1940-2015)
Dr. Wayne W. Dyer kişisel gelişim alanında uluslararası bir üne sahip yazar ve konuşmacıdır. İlk kitabı ”Hatalı Bölgeleriniz” 35 milyon kopya ile tüm zamanların en çok satan kitaplarından olmuştur. Yirmiden fazla kitabı bulunmakta olup, çok sayıda televizyon ve radyo programına konu olan görsel ve işitsel kayıtları bulunmaktadır. Bu kitapta, niyet etmeyi, yaratma eyleminin ortaya çıkmasını sağlayan, evrendeki bir güç ve hayatınızı biçimlendirmek için erişebileceğiniz bir enerji alanı olarak ele almaktadır.
BÖLÜM 3
NİYET ETMEYLE BAĞLANTI KURMAK
Niyet Etmenin engin potansiyelinden yararlanmaya başladığınızda, buradaki anahtar kelime düşünmek olacaktır. Eksikleri düşündüğünüzde, yaratıcılığın kanununu keşfedemezsiniz. En yüce, sonsuz gücün, arzularınızı yerine getireceği fikrine sıkı sıkı sarılın. Niyet ettiğiniz, istediğiniz şeylerin gerçekleşeceğinize güvendiğinizde, niyet etmeyle bağlantı kurabilirsiniz.
Niyet Etmenin Ruhuna Ulaşmak
Niyet, fiziksel niteliklerle ölçülebilen maddi bir şey değildir. Buna sanatçıları örnek verebiliriz. Bir başyapıt sadece fırça, tuval vb. malzemelerin bir araya gelmesi olarak değerlendirilemez. Eseri idrak edebilmek için sanatçının duygu ve düşüncelerini de dikkate almalıyız, zihninin hareketlerini tanımalıyız. Sanatçının duygu ve düşünceleri olmazsa sanat da olmaz. Yaratıcılık denilen şeyi vücuda getirmek için niyetle bağlantı kuran, sanatçının düşünen yaratıcı zihnidir.
İradeniz ve Hayal Gücünüz
Özgür iradenizin varlığından şüphe edilemez. Siz, seçim yapabilecek yetenekte, aklı olan varlıksınız. Hayatınız boyunca sürekli bilinçli seçimler yapma durumuyla karşılaşmışsınızdır. Bu özgür irade gücünüz, niyet etmenin gücüyle bağlantı kurmanızı sağlayan hayal gücünüze göre çok etkisizdir. Niyet etmek, içinizde var olan evrensel zihnin hareketidir.
Bir an için, hayal gücünüzün sizden yapmasını istemediği bir şeyi yapmak için kendinizi zorladığınızı farz edin. İradeniz, bir yönünüzle sizin, diğer insanlardan ve Tanrı’dan ayrı olduğunuza inanan egonuzdur. Bu ego iradesi, daima ne kadar önemli olduğunuzu vurgular, arzularınızın peşinden koşmanız için sizi sıkıştırır. Diğer taraftan hayal gücünüz, içinizdeki Ruh’a ait bir kavramdır. Bu içinizde var olan Tanrı’dır.
Hayatımda ilk kez, kırk kilometreden fazla süren maraton koşusunu tamamlamayı hayal ettiğim günü hatırlıyorum. Beni üç buçuk saat sürekli koşmaya sevk eden şey iradem değil, içsel hayal gücümdü. İçsel hayal gücüme kilitlendim ve iradem aracılığı ile sınırlarını zorlaması için bedenimi harekete geçirdim. Hayal gücüm olmasaydı , iradem bu dayanıklılık isteyen işi tamamlamada yetersiz kalırdı.
Söz konusu durum her şey için geçerlidir. Mutlu, başarılı, zengin, ünlü olmak için kendinizi teşvik etmeniz egodan doğan bir fikirdir ve sonuçta bu hedefe varmak sizde takıntı haline gelecektir. Bu irade gücünün etkisiyle, önünüze çıkan insanların hakkını yemeye, hile yapmaya, çalmaya ve kişisel amaçlarınıza ulaşmak adına aldatmaya başlarsınız. Ancak, bu ve benzeri tutumlar, sonuçta sizi felakete sürükleyecektir.
Niyet Etmeyle Bağlantı Kurmak İçin Yedi Yüz Kavramının Uygulanması
Kişisel gelişim konusunda çalışmakta olan bir insan olarak en sık karşılaştığım soru, ”İstediğimi nasıl elde edebilirim?” sorusu olmuştur. Buna vereceğim yanıt, ”Düşündüğünüz gibi biri olduysanız ve düşündüğünüz şey, istediğiniz şey ise, o zaman isteme noktasında ısrar edin.” Olacaktır. Aslında bu sorunun yanıtı soruyu şu çerçevede sormakta yatar: “Yaratmaya niyetlendiğim şeyi nasıl elde edebilirim?” Bunun kısaca cevabı: “Her türlü yaratılıştan sorumlu olan niyet etmenin gücüyle uyum içinde olmalısınız.” Niyetle bir olduğunuzda, egonun emrindeki zihninizden üstün olacak ve her şeyi yaratan evrensel zihne dönüşeceksiniz.
Ego denilen ağır yükü omuzlarınızdan atmaya başlayın ve niyet etmeyle tekrar bağlantı kurun. Egoyu bir kenara bırakıp, hasıl olduğunuz asıl kaynağa döndüğünüzde, sizin için, sizin aracılığınızla çalıştığını hemen göreceksiniz. Aşağıda niyet etmenin yedi yüzü, hayatınızın bir parçası haline gelmesini sağlamak için tekrar ele alınmıştır:
1. Yaratıcı olun. Kendi amacınıza güvenin. Niyetinizi yazıya dökün. Benim niyet ettiğim şeylerden bazıları şunlardır:
* Niyetim, tüm eylemlerimin Ruh tarafından yönetilmesidir.
* Niyetim, sevmek ve sevgimi yazıya dökmektir.
* Niyetim, Ruh’u kaynağım olarak tanımak ve egomdan ayırmaktır.
* Niyetim, Ruh’a aracılık eden her şeye güvenmektir.
Yaratıcılığınızı ifade etmeniz ve niyetinizin gerçekleşmesi için, ilk kez Hindu dininde ortaya konmuş bir teknik olan Japa tekniğini uygulayabilirsiniz. Japa meditasyonu gerçekleşmesine niyetlendiğiniz şeye odaklanırken, aynı anda Tanrı’nın adını sürekli tekrarlamaya dayanan bir tekniktir. Dileğinizi söylerken Tanrı’nın adını tekrarlamanız, isteklerinizin tezahürünü sağlayacak yaratıcı enerjinin hasıl olmasını sağlar.
2. Şefkatli olun. Üstün yaratıcı gücün temel vasfı, şefkatli olmaktır. Şefkat her şeyi başarmak üzere tezahür eder. Neşeli ve şefkatli bir hayat tarzı benimsemek için gayret gösterin. Hem kendinize hem de başkalarına şefkatli davranın. Bu üzüntü veya kötü niyet enerjisinden çok daha üst düzeyde bir enerjidir ve arzularınızın gerçekleşmesini olanaklı kılar. Şefkatin gücü, bağışıklık sistemimizi güçlendirir, serotonin hormonunun (mutluluk hormonu) seviyesini yükseltir.
3. Sevin ve Sevgiye Açık Olun. İncil’den alınan şu sözü ezberlemenizi öneririm. “Tanrı sevgidir ve sevginin içinde ikamet eden O, benim içimde, ben de O’nun içinde yaşarım.”
* Sevgi rekabetten çok iş birliğidir.
* Sevgi Tanrı’nın iradesinin ardındaki güçtür.
Çevrenizdeki yakınlarınız ve ailenize sevgiyle bağlanın. Sonuçta başkalarına gösterdiğiniz bu sevgi, yaşadığınız topluma ve tüm dünyaya yayılacaktır. Sevginizi, size bilerek zarar verdiğini hissettiğiniz ve acı çekmenize neden olan insanlara karşı da gösterin. Sevgiyi ne kadar çok yayarsanız, sevilmeye o kadar çok yaklaşırsınız.
4. Güzelliğe ve güzel olmaya açık olun. Emily Dickinson “Güzellik, araç değil amaçtır.” Der. İlahi doğanızı harekete geçirdiğinizde, baktığınız, dokunduğunuz ve yaşadığınız her şeyde güzellik görmeye ve güzelliği takdir etmeye başlarsınız.
5. Her zaman büyümeye ve gelişmeye açık olun. Sürekli biçimde büyümeye, gelişmeye açık olmakla, zeka, duygu ve ruhani anlamda gelişim göstermekle, siz de evrensel zihinle birlikte tanımlanmış olursunuz.
6. Bereket kavramını benimseyin. Niyet, sonsuz biçimde bereketlidir. Tanrı’nın hakimiyeti bereket demektir. Sonsuz vericidir. Yeter ki isteyin.
Ben, evlatlık verildiğim evde, fakirliğin ne olduğunu çok iyi idrak etmiş bir çocuk olarak büyürken, bulunduğum ortamın deyim yerindeyse “en zengin” çocuğuydum. Her zaman para kazanabileceğimi düşünürdüm. O düşünceyi kafama kazıdım ve bu doğrultuda hareket ettim. O zamanlar, boş şişeleri toplayıp satıyor, kar küreyerek, markette poşetleri taşıyarak, çimen biçerek, şömine temizleyerek, çit boyayarak, bebek bakıcılığı yaparak, vb. işler yaparak para kazanıyordum. O dönemlerde de bereketin evrensel gücü, karşıma fırsatlar çıkarıyordu. Bugün aradan uzun yıllar geçmesine rağmen hala bereket mentalitesine sadık bir insanım. Bu nedenle hayatım boyunca her zaman yapacak birden fazla işim olmuştur.
7. Kabul etmeye açık olun. Evrensel zihin, kendisini tanıyan, kendisine saygı duyan herkesi kabul etmeye hazırdır. Mesele O’nu ne derece kabullendiğiniz ve bu güce ne derece açık olduğunuzdur.
Kaynak: Dr.Wayne W.Dyer/Niyet Etmenin Gücü/Dharma Yayınları/İstanbul, 2005